Düşler sokağımızın en canlı günü Perşembe günleri.
Bütün erzağını aşını işini en çok emeğini toplayan işciler adına pazar dediğimiz meydanda toplandı bugün.
Bilir misiniz?
Bu sokak siz geldiğinizde neşelenir.
Bu sokağa siz geldiğinizde komşular birbirini hatırlar.
Selam verir.
Yan yana yürürler bu sokakta.
Siz her Perşembe günü bu sokağa geldiğinizde kuşlar sizlerin sesi ile bir başka uçar özgürlüğe.
Bunu neden söylüyorum bilir misiniz?
Çünkü siz gerçek toprak bağrından kopan gerçek bir halksınız.
Bugün bu meydan doluyorsa size işinize duyduğumuz saygıdan.
Elbetteki soframız da var düşündüğümüz ama siz her yan yana gelip domatesin biberin fiyatını söyledikçe buradaki bahçede babamın bahçesinde başka öter kuşlar.
Sıraya dizilen her pazar arabası bilirim ki bana baba der kız der korkma sen de gel der.
Bilirim ki bir türküde yaşattığım sizler memleket öz ve özümleri bildiğim o insanlar bana kardeş kadar yakın özüm kadar derin bir bağla bağlı birbirine.
Yan yanasınız.
Berabersiniz.
Yemeğinizi öğle vakti beraber paylaşıyorsunuz.
En çok derdinizi.
Siz her sebze ve meyve fiyatlarının bağıra bağıra söyledikçe bilirim ki bu emeğin karşılığını görmek değil tek niyetiniz.
Algım bu benim.
Siz her Perşembe gelirsiniz.
Burada Atatürk için zannederim bir kalabalık toplanır.
Yol boyunca yürüyen insanlarla bugün o anılır.
Artık daha çok çay içeceğim biliyor musunuz?
Bu kararı da bakın bu Perşembe günü aldım.
Milli içeceğimiz.
Halk içeceği.
Siz ne dersiniz bilemem.
Ne anlatırsınız anlayamam belki ama.
Bu sokak anlamlı ise bir günü anlamlı kılan da sizlersiniz.
Benim algım hatrına memleket hatrına Mustafa Kemal Atatürk hatrına.
Bir gün bakarsanız o resime benim gibi diyemem.
Bir gün bakarsanız benim gördüğüm sizin yaşattığınız barışı da görün.
Bir gün burada okunan ezan sesini de duyarsanız anlayın ki hoşgörü özümüde.
İyi geldiniz.
Hoşgeldiniz.
Bereketiniz bol olsun…..