Dünyanın en özel günleri bence benim ülkemde yaşanıyor.

Bayramların en güzellerini hem dini hem milli anlamda bu ülkede bizler yaşıyoruz.

Eskilerin bayramlarını çokça aradım. Çokça özledim. Özledik belki.

Ama bir bayram var ki hiç unutamam onu.

Eskilerden….:)

Komşularımızla çok görüşürdük o zamanlarda eskiden her şey sofrada tamdı.

Azıcık aş kaygı getirmezdi. Aşın yokluğunu sofraya sonradan eklenen iki üç tabak daha hissettirmezdi. Öyle ki muhabbeti demlenen çayla beraber insanı demlerdi.

Eski bayramlar anneleri de başka olurdu tabi.

Babaları da ayrı olurdu.

Her bayram sabahı baba üstünü giyer bayram namazını kılardı. Evin küçük oğlanlarını da yanında götürmeyi unutmazdı.

Evde en son hazırlanan evin annesi olur ilk el öpme sırası onun bulaşık yıkayan elleri olurdu.

Yani biz öyle yapardık.

Yokluğunu hissettiklerim de olurdu elbette.

Ama eski bayramın tadı yok olanın varlığını bile unuttururdu sanki.

Bir bayram hatırlıyorum. Eskilerin gül kokan bayramlarından birini.

Baba mölere gidelim dediğim vakit babamın beni götürdüğü o bayramları.

Kurbanlık alandan aldığımız üzerine baş harflerimizin işlendiği o kurban artık ailemin bir parçası olurdu.

Bayrama bir ay kala alınan o canlıyı ellerimizle beslemeye giderdik. Severdik. Saygı da duyardık. En nihayetinde Allah’ın bir emaneti olarak görürürdük onu.

Bir bayram o kurban bizim bahçemize geldi. Bahçemizde dolandı annemin ektiği kekiklerle fesleğenlerle beslendi. Komşumuzla ortak aldığımız o kurban diğer baba bildiğim komşumuzu görünce ürktü. Ve kaçtı bahçeden. Babam seslendi ve yarım saat içinde babamın sesine alışkın olduğundan geldi. Kendi ayakları ile kendi iradesi ile. Bizim onu sevdiğimizin bilinciyle belki.

Babam onu okşadı sevdi hatta ağladığını hatırlıyorum çünkü veda vakti yaklaşmış ve onu layık olduğu Allah’ın yanına gönderecekti.

Ben izlemedim o anı. 

Ama izleyenler şaşkınlık içinde kendini önce Allah’a sonra babana teslim etti o kurban dediler…. 

Sevgi sadece biz insanların birbirine karşı gösterdiği bir şey olmamalı. Bizim ailemize bir süreliğine misafir olan arkadaşımız bizim sevgimizle beslendi bizim sevgimizi hissetti ve korkmadı. Kurbanın gözü yaşlı olur der annem.

O yüzden her bayram öncesi yağmur yağar der. Biz o unutamadığım bayramın unutamadığım canlısı ile çok keyifli bir bayram öncesi ve sonrası geçirdik.

Çünkü bence bayram bir hazırlık süreci.

Kendimizi ve canlıları o güzel ve kutlu güne hazırladığımız vakit Allah’ın en büyük rızası huzurlu bir bayram geçirmeye vesile oluyor.

Umarım her bayramda hafızamda kalan o bayram gibi kutlu mutlu huzur dolu geçer hem misafir ettiğimiz dostlarımız için hem de bizler için….

Allah kabul etsin.